29 Ocak 2008 Salı

YORUM 19 - TUBA YALÇIN

Sevgili Serap,

Ancak kitabını okuduktan sonra anladım içinde ne kadar çok hüzün biriktirdiğini. Hüzünlerini şen kahkahalarının ardına özenle saklamışsın. Bunca sene hiç farkettirmeden ne kadar da ustalıkla gizlemişsin bizlerden. Bundan sonra hayatında acı, keder, hüzün olmamasını diliyorum. Hem yoğun çalışıp hem de kitap yazabilmek ve yayınlatabilmek bence büyük bir başarı. Başarıların daim olsun arkadaşım.

Serap’cığım, kitap hakkında yorum yapmak gerçekten zor. Sonuçta ben bir edebiyat otoritesi değilim. Ancak, kendi gözümden samimi görüşlerimi aktarabilirim sana. Öncelikle, kişisel olarak şiirsel yazın dilini pek sevmiyorum. Bu nedenle olsa gerek kitabının ilk bölümünü zor okudum, bunda sanırım ilk bölümdeki yoğun hüzünün de etkisi var. Çünkü okuduğun gerçekler benim için bir şoktu. Senin hakkında bilmediğim acı bir gerçekle ansızın karşı karşıya kalmak kolay değil. Şaşırdım ve yaşadıklarına üzüldüm. Kitabın ikinci bölümünü ise çok daha kolay okudum. Kitapta en fazla tekrar eden 2 kelime "acı" ve "hayat" tı. Acı kelimesinin tekrarı benzer farklı kelimeler kullanarak kırılabilir miydi bilemiyorum. Hayat kelimesi de genelde "hayat... di aslında" tarzı cümlelerin içerisinde geçiyor, bu kadar farklı ve çok hayat tanımlaması biraz kafamı karıştırdı. Hayat Cemre için en çok bunlardan hangisi diye düşünmeden edemedim. Belki de ben toparlayamadım bilemiyorum.

Kitabı okurken en çok zorlandığım nokta da kitapta birden çok anlatıcının olması ve anlatımın başında anlatıcı hakkında ufak tefek ipuçlarının bazen bulunmayışı nedeniyle anlatıcının yazının sonunda zannetiğim kişinin dışında başka biri çıkmasının verdiği ufak şaşkınlıklar yaşamam.

Sevgiler
Tuba

11 Ocak 2008 Cuma

YORUM 18 - DENİZ GÜRBÜZ

Kitabını uçakta okudum. Orada bile ağladım.
İlk bölüm süper. Aile bireylerinin betimlenmesi, duyguların anlatımı çok iyi. Tebrik ederim seni. İkinci bölümde teknik bir kusur var, o da gerçek hayatta o şekilde bir sevgili bulunamayacağından kaynaklanıyor. Günlüğün sonda olmasını gerçekten müthiş buldum.
Deniz GÜRBÜZ